TR Doktor
DİABET

Diabet Hastalığı

Yazar: Doç. Dr. İdris Kuzu









          Vücudun, besinlerden enerji elde etme sürecinde oluşan bozukluk ile karakterize bir hastalıktır. Yemekten sonra kandaki glukoz (şeker) düzeyi yükseldiğinde normal koşullarda pankreasin beta hücreleri tarafindan insülin hormonu salgılanması gereklidir. Hücrelerin gereksinme duydukları enerjiyi sağlayabilmeleri için de glukozun hücre içine girmesi ve kullanılması gerekmektedir. Diyabet insülin salgısında veya hem salgısında hem de etkisindeki bozukluk sonucu oluşan ve kan şekeri yüksekliği ile giden metabolik bir hastalıktır. Prediyabet denen durum ise kan şekerinin normalin üstünde olması fakat Diyabetes tanısı konulacak kadar şeker yüksekliğine ulaşılamaması durumudur. Eğer önlem alınmazsa ilerde Diyabet’e dönüşme riski fazladır. Diyabet’in çok çeşitli tipleri vardır. En sık görülen tipleri Tip 1 ve Tip2 Diyabetes mellitus’tur. Tip 1 Diyabet’ te pankreas insülini ya hiç salgılayamaz veya çok az salgılar. Tip 1 Diyabet hastaları hastalığın her aşamasında dışardan insülin kullanımına mutlak ihtiyaç duyarlar. Tip 2 Diyabet erişkin yaşta başlar. Tüm Diyabet vakalarının yaklaşık %90’ı Tip 2 Diyabet’tir. İnsülin üretimindeki yetersizlikle birlikte çevre dokularda da insüline karşı direnç vardır. Kandaki glukoz miktarını etkili şekilde kontrol edebilmek için pankreastan daha fazla insülin salgılanması gerekir. Fakat hastalık ilerledikçe pankreastan gerçekleşen insülin üretimi de azalır ve tip 2 diyabetin güçlü bir göstergesidir. Diyabet’in belirtileri sık idrara çıkma yorgunluk , yaraların geç iyileşmesi , aşırı acıka ve susama ,cinsel sorunlar , bulanık görme, ellerde yada ayaklarda uyuma karıncalanma, sık sık enfeksiyon geçirme, cilt kuruluğu kaşıntı, çok su içme, ani kilo kaybıdır.
Diyabet, gelişmekte olan ülkelerde ölüm nedenleri arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Diyabet’i olan bir çok kişide tedavi edilmesi gereken obezite (aşırı şişmanlık), hipertansiyon (yüksek kan basıncı) ve disiplidemi, böbrek yetmezliği ve periferik sinir hastalıkları ve kalp damar hastalıkları gibi başka sağlık sorunları da sıklıkla oluşmaktadır. Bu sorunlar zaman içinde sağlığı olumsuz etkilemektedir. Diyabetli hastanın tedavisinin planlanırken bütün bu eşlik eden durumların bir arada düşünülmesi gerekmektedir.
Tip 2 Diyabet’in nedenleri arasında obezite (aşırı kilo), ebeveynlerde Diyabet öyküsünün bulunması, İleri yaş, hareketsiz yaşam tarzı, stres, gebelik sırasında Gestasyonel Diyabet oluşumu ve normalden yüksek doğum ağırlıklı bebek dünyaya getirme yer alır.
          Diyabet tedavi yöntemleri, hastalığın türüne göre farklılık gösterir. Tip 1 Diyabette insülin tedavisi ile birlikte tıbbi beslenme tedavisi titizlikle uygulanmalıdır. Hastanın diyeti doktor tarafından önerilen insülin dozu ve planına göre diyetisyen tarafından planlanır. Besinlerin içerdiği karbonhidrat miktarına göre insülin dozunun ayarlanabildiği karbonhidrat sayımı uygulaması ile birlikte Tip 1 Diyabetli bireylerin hayatı oldukça kolaylaştırılabilmektedir. Tip 2 diyabetli bireylerde ise tedavi beslenme düzeninin sağlanmasının yanı sıra genellikle hücrelerin insülin hormonuna duyarlılığını artırmaya veya doğrudan insülin hormonu salınımını artırmaya yönelik oral antidiyabetik ilaçların ve gerekirse insülin kullanılmasını içerir. Diyabet hastalığında dikkat edilmesi gerekenler ve önerilen tedavi ilkelerine uyulmadığı durumlarda kan şekerinin yüksek seviyelerde seyretmesi, başta nöropati (sinir harabiyeti), nefropati (böbreklerde hasar oluşumu) ve retinopati (göz retinasında hasar oluşumu) olmak üzere birçok sağlık sorununa yol açar. Bu nedenle eğer siz de Diyabet hastalığına sahip bir bireyseniz, düzenli olarak kontrollerinizi yaptırmayı ihmal etmeyiniz.

Doç. Dr. İdris Kuzu İsimli Yazarın Diğer Yazıları


Trdoktor; blog sayfasıdır. Trdoktor blog sayfası üzerinde doktorların yazdığı makale ve videoları görünütleyebilirsiniz.